Karanlık Denizin Parlayan Yıldızı
Karanlık Denizin ışığını kaybeden küçük deniz kızı Luna, Parlayan Yıldız'ı bulmak için cesurca yola çıkar. Yol boyunca pek çok zorlukla karşılaşır ve kötü büyücü Karkas'la yüzleşir. Cesareti sayesinde büyücünün sınavını geçerek Parlayan Yıldız'ı geri alır. Denizi yeniden aydınlatan Luna, tüm deniz halkının kahramanı olur.

Karanlık Denizin Parlayan Yıldızı
Bir varmış, bir yokmuş… Uzak diyarlarda, büyük ve karanlık bir deniz varmış. Bu deniz öyle derin, öyle karanlıkmış ki, insanlar onun adını Karanlık Deniz koymuşlar. Bu denizde yaşayanlar deniz kızları, dev balıklar ve ışıldayan minik deniz yaratıklarıymış. Ama bir gün, denizin derinliklerinde büyük bir sessizlik çökmüş. Çünkü denizin en güzel ışığı olan Parlayan Yıldız kaybolmuş!
Karanlık Denizin derinliklerinde yaşayan Luna adında küçük bir deniz kızı varmış. Luna, Parlayan Yıldız’ın kaybolduğunu duyduğunda, herkes gibi üzülmüş. Ama Luna diğer deniz kızlarından farklıymış, çünkü o cesurmuş. Parlayan Yıldız’ı bulmak için bir maceraya atılmaya karar vermiş.
“Kimse bana inanmasa da, ben o Yıldız’ı bulacağım!” demiş Luna. Küçük deniz kızı, elindeki parlak mavi inciyi alarak denizin en derin, en karanlık yerlerine doğru yüzmeye başlamış.
Yol boyunca, Luna pek çok garip yaratıkla karşılaşmış. Bir gün, karanlıkta ona doğru süzülen dev bir balina görmüş. “Küçük deniz kızı, ne arıyorsun bu karanlık sularda?” diye sormuş balina.
Luna cesurca cevap vermiş, “Parlayan Yıldız’ı arıyorum! Onu bulmam gerek!”
Balina derin bir nefes alıp, “Yıldız’ı arıyorsan, denizin en karanlık mağarasına gitmelisin. Ama dikkat et, o mağarada Karanlık Denizin kötü büyücüsü yaşar.” demiş.
Luna biraz korksa da vazgeçmemiş. Balinaya teşekkür edip, büyücünün mağarasına doğru yol almış. Çok geçmeden mağarayı bulmuş. İçeri girdiğinde, her şey karanlıkmış, ama Luna’nın mavi incisi hafif hafif parlamaya başlamış.
Mağaranın en derin köşesinde, kötü büyücü Karkas oturuyormuş. Karkas, Luna’yı fark edince, pis pis gülmüş. “Neden geldin küçük deniz kızı?” diye sormuş.
Luna cesurca cevap vermiş: “Parlayan Yıldız’ı geri almak istiyorum! O, denizin ışığıydı ve sen onu çaldın!”
Karkas kıkırdamış. “Parlayan Yıldız’ı geri mi istiyorsun? O zaman bir sınavı geçmen gerek! Eğer başarırsan, Yıldız’ı sana vereceğim.”
Luna korksa da kabul etmiş. “Sınavın ne?” diye sormuş.
Karkas elindeki sihirli bir kristali göstermiş ve Luna’ya şöyle demiş: “Bu kristal karanlığı yutuyor. Eğer senin içindeki cesaret ışığı bu karanlığı yenebilirse, Yıldız’ı geri alabilirsin.”
Luna, elindeki mavi inciyi sımsıkı tutmuş ve içindeki cesareti düşünmüş. Annesinin ona anlattığı güzel hikayeler, denizdeki dostları ve denizin yeniden ışıldaması için duyduğu umut onu güçlendirmiş. O anda, incisi daha da parlak olmuş ve etrafa mavi bir ışık yaymış. Karkas’ın kristali ise o ışığın içinde eriyip gitmiş.
Büyücü şaşkınlıkla geriye çekilmiş. “Sen gerçekten cesursun küçük deniz kızı!” demiş ve Parlayan Yıldız’ı ona geri vermiş.
Luna, Parlayan Yıldız’ı geri almış ve hızla denizin üstüne yüzmüş. Parlayan Yıldız, gökyüzüne çıktığı anda tüm deniz yeniden aydınlanmış. Karanlık Deniz artık eskisi gibi korkutucu değil, pırıl pırıl parlayan bir deniz olmuş.
Luna, denizin kahramanı olmuş ve herkes ona minnettar kalmış. Parlayan Yıldız ise, gece boyunca denize ışık saçmaya devam etmiş.
Ve böylece, Luna’nın cesareti sayesinde Karanlık Deniz, bir daha asla karanlık olmamış.
Gökten üç deniz yıldızı düşmüş, biri size, biri bize, biri de Luna’nın cesur kalbine…
Evet çocuklar Karanlık Denizin Parlayan Yıldızı isimli masalımızda burada bitti. Sizde Fantastik Masallar yazarak tarafımıza gönderebilirsiniz. Gönderdiğiniz masallar sayesinde binlerce çocuk masal okuyarak uyuyacak. Masal göndermek için aşağıda ki resme tıklayabilirsiniz.
